Levent Topçu

Havacılık ile 5 yaşında ilgilenmeye başladım. İlk aktivitem babamın şemsiyesi ile çeşitli yükseltilerden atlamaktan ibarettir. Tabii, hayatında henüz hiç paraşüt görmemiş bir velet olarak bu keşfin beni nasıl heyecanlandırdığını ve daha sonraları gerçek paraşütleri görünce “Allah çarpsın ben bunu düşünmüştüm!!!” dediğimi de tahmin edersiniz. Orta okulda yaşım yettiği anda gittim THK’nın İnönü kampında 4-5 kere uçaktan atladım. Bu beni beni bayaa bir süre idare etti. Üniversite’de ise BÜHAK’ın kapısından 3-4 kere geri döndüm zira cebimdeki para bu işe yetmiyordu (burslu öğrenci modeli).

2001 yılında tek başıma çıktığım bir tatilde Ölüdeniz’de şans eseri bir tandem uçuş yaptım. (İkarus pilotlarından Yavuz ile, adam şimdi emekli oldu :)). O kadar etkilendim ki, döner dönmez ilk iş olarak eğitime başladım. O zamanki BÜHAK başkanı olan Hakan Keser’den eğitim aldım. O günden sonra BÜHAK benim yuvam oldu, hala düşününce en güzel yıllarım olarak hatırlarım.

Zaman içinde gün geldi Albatros’u kurduk. Benim için Albatros zaten varolan birlikteliğimize kurumsal bir kimlik kazandırma anlamı taşıyordu. Şimdi ise bakıyorum da, aslında bu sayede pek çok yeni değerli arkadaş edindiğimi görüyorum. Özellikle federasyonumuzun kurulması ve spor klübü haline gelmemiz ile Albatros’un ileride camiaya sporcu yetiştiren, önemli bir klüp olacağına inanıyorum.

Havacılık yanında en çok dağ bisikleti ve triatlon ile uğraşıyorum. Bunlarla ilgili hazırladığım sayfaya buradan ulaşabilirsiniz. YPforum’da kayıtlı uçuşlarıma da buradan bakabilirsiniz.

Uçtuğum kanatlar:

Aeria Lift (DHV1): Hakan’ın bana ilk eğitimleri verdiği kanat.

Edel Atlas (DHV1): Bu kanadı takım olarak 1000 liraya almıştık. Hayatımda ilk kez kredi çekmiştim alabilmek için :) Çok başarılı bir DHV-1 idi. Uzun süre uçtuktan sonra Çökelez’den ilk mini-krosumu yaptmıştım bununla (6-7km kadar). O gün daha üst seviye bir kanada geçmeye karar verdim ve Atlas’ı da BÜHAK’a verdim. 2-3 yıl önce Çatalca’dan bir nostaji uçuşu da yaptım hatta. Ama artık perde oldu sanırsam…

Ozone Vibe (DHV1-2): Ahh, işte bu kanat muhteşemdi. Bu kadar eğlenceli ve rahat bir kanadım olmadı bir daha. Sanırım bu kanadın benim için en önemli özelliği pek çok yeni bölgeden ilk uçuşlarımı bu kanatla yapmış olmamdır. Bir de, ilk SAT’ımı bununla çekmiştim.

Airwave Mustang (DHV2): Aslında ben Gradient Aspen siparişi vermiştim ama bu kanadı son anda Polat’ın yarı sporsorluk teklifi ile çok uygun fiyat vermesi sonucunda almıştım. Biraz oynak bir aletti. Adı gibi, sakin durmak nedir bilmezdi. Gerçi bununla da güzel uçuşlar yaptım. 70-80km’lik çok uçuşum vardır. Bir de hızlı bir kanat olduğu için akro manevralarına uygun bir aletti valla. Sert termiklerde çivi gibi tırmanırdı. Tabii zamanın Türkiye rekorunun da bu kanatlarla kırıldığını hatırlatmakta fayda var. Aşağıda zamanın rekortmenleri Selçuk ve Egemen ile beraber muhabbet ediyoruz uçuş öncesi. Bu kanadı da 2007 yılında BÜHAK’a sattım gitti.

Skywalk Posion1 (DHV2-3): Bu kanadı kısa bir süreliğine Barış Aydınsoy’dan kiralamıştım. İlk Yunanistan’da uçtum, sonra Kayseri’deki Türkiye Şampiyonası’nda uçtum. Herhalde hayatımın en güzel uçuşu olan 102km’lik bir görevi bu kanatla uçmuştum. Gol çizgisini geçerken çekmeye çalıştığım bir video ve bu uçuştan sonraki topluca resmimiz aşağıda.

[youtube]http://www.youtube.com/watch?v=NpoZ4nYdThQ[/youtube]

Skywalk Posion2 (LTF2-3): Poison1 ile yaşadığım muhteşem tecrübeden sonra hemen PoisonII sipariş ettim. İlk 100km+ uçuşumu da bu kanatla yaptım.  Son zamanlarda az uçtuğumdan hakkını veremiyorum diye satmış olsam da, hala hasretle andığım çok başarılı bir kanattır. Belli olmaz bir delilik yapıp tekrar satın alabilirim :)

Ozone Mantra 3 (EN-D): Güncellenecek…